Eğer…
Eğer “Sistem… Başkanlık sistemi… Amerikan usulü başkanlık sistemi…
Yok yok, Türk usulü başkanlık sistemi… Parlamenter sistem tıkandı…
Tıkanmadı ama çok aksaklıkları var…Yok… Var… Valla yok… Billa var…”
yollu tartışmaları göz boyama, hedef saptırmadan ibaret laf
ebelikleri olarak görüyor ve asıl ve tek ve yegâne hedefin Tayyip
Erdoğan’ı (başkasını değil, onu) başkanlık koltuğuna oturtmak
olduğunu düşünüyorsanız bu Tırmık’ı okumaya devam edin…
Yok, eğer epeydir söylentisi sürüp giden, önümüzdeki haftalarda,
bilemedin aylarda gündemin göbeğine oturacak olan “başkanlık
sistemi” tartışmasını sahici bir sistem tartışması olarak
kabulleniyor ve o yüzden de “Tartışalım tabii. N’olur ki? İyice
anlarız. Şimdiki parlamenter sistemden daha iyi ise benimseriz,
değilse reddederiz” diyenlerden iseniz bu Tırmık’ın devamını
okumanız sadece vakit kaybıdır.
Ona göre yani...
Seni başkan yaptırmayacağız!..
Bu 7 Haziran seçimlerinde yüzde 13.12 oy alan HDP’nin sloganı idi
ve HDP’nin siyasal yörüngesini en berrak açıklayan bir slogandı. 7
Haziran seçim kampanyası boyunca onu en çok Selahattin Demirtaş’ın
ağzından duyduk. Hem de defalarca…
Kuşkusuz bu genç Kürt siyasetçinin dışında da seçim kampanyası
boyunca bu sloganı söyleyen, o sloganın çizdiği siyasal hattı
benimsediğini belli eden kadın ve erkek başka Kürt siyasetçiler de
vardı. Ama onu en vurgulu ve kabul edin ki en etkili olarak
Demirtaş kullandı ve belleklerimize kazıdı…
1 Kasım’daki “tekrar seçim”e doğru aynı slogan (ve tanımladığı
rota) yine kullanıldı. Ama bu kez daha vurgusuz. Hatta ancak
sorulunca söylenen bir slogan olarak…
Kürt siyasal hareketini yakından izleyenler bu slogan çevresinde ve
çerçevesinde bir sorun olduğunu seziyorlar, hatta biliyorlardı.
Ancak seçim kampanyası sırasında bu ayrıntılar pek de dikkati
çekmedi. Dahası kamuoyuna açık bir tartışmaya yol açmadı.
Ta ki birkaç gün önce bizim Ankara bürosundan Mahmut Lıcalı
arkadaşımızın sorusuna Selahattin Demirtaş’ın verdiği cevaba
kadar…
Mahmut Lıcalı sordu:
- Partide bazı eski vekiller ve yöneticilerin “Seni başkan
yaptırmayacağız” söylemini partide tartışmadan söylediğinize
yönelik eleştirileri vardı.
Selahattin Demirtaş cevap verdi:
- Parti içinde Erdoğan sevdalısı bir damar her zaman vardı. Bunlar
gizli Erdoğancılardı aslında… Zaten bunların eski milletvekili
olmasının da nedeni odur… … “Seni başkan yaptırmayacağız” klasik
bir kişisel sürtüşme veya bir kişinin başkan olup olmamasının
üzerine ortaya çıkmış bir slogan değildir. İdeolojik bir çatışmanın
formüle edilmiş halidir.
Demirtaş haklı. Bu bir ideolojik çatışmanın formüle edilmiş,
sloganlaştırılmış halidir.