Sıraya girdiler. Cumhurbaşkanlarının ardından ünlüsü ünsüzü,
önemlisi önemsizi, üniformalısı üniformasızı “Allah bizi
affetsin, millet bizi affetsin” nakaratlı türküyü
gırtlaklarını şişire şişire söylemekteler. Nağmesi bozuk, güftesi
daha bozuk bir “af dileği” bu.
Gel de sorma: Niye affedilecekmişsiniz ki?
Hepiniz polis ve adliye diliyle söylersek, “samimi ikrar”da
bulunuyorsunuz. Sonunda kanlı bir darbeye kalkışacak bir illegal
örgütlenmeyi kendi ellerinizle devletin kılcal damarlarına
yerleştirmişsiniz. Sizi uyaranların
kimilerini “Yapma paşam, abartıyorsun” diyerek
terslemiş, YAŞ toplantılarında, “KURU” toplantılarda
üniformalı ve üniformasız bürokratların terfilerini, kilit
noktalara yerleştirilmelerini güle oynaya ayarlamış, onaylamış,
imzalamış, sırtlarını sıvazlamışsınız.
Sonra da “Millet affetsin, Allah affetsin” öyle
mi?
Allah ne yapar bilemem, karışmam da.
Ama “millet” dediğiniz toplumun bir parçası olan bizler
bu kadar ağır bir suçu niye affedelim ki?
Bizler, gazeteci, işçi, memur, akademisyen, berber, nalbur, çiftçi,
aşçı, tamirci, manav, şoför, falan filan, sıradan yurttaşlarız.
Devletin kilit noktalarına, görevlerine, kadın ya da erkek,
birilerini yerleştirmeye ne yetkimiz var, ne halimiz.
Bizler aldatılmış
olabiliriz. Fethullah Gülen nam
zatı mehdi sanan saftiriklerimiz, onun
örgütün vitrinine yerleştirdiklerinin haline tavrına, sözüne,
diline bakıp “Aaaa, ılımlı İslam bu işte. IŞİD
sapıkları gibi kan dökmez bunlar” diyenlerimiz
olmuştur.
Kandırıldıysak, bu adamların kanlı bir darbeye kalkışacak kadar
gözü dönmüş olduklarını sezemediysek, söylediklerini yuttuysak
bunun zararı sadece ve sadece bizedir. Hatta
içimizde hizmet iddiasını ciddiye
alıp himmet olsun diye üç beş kuruş aktaranlarımız bile
olmuştur.
Siz şimdi onları suçlu sayıyor, ev sahibinin kira için verdiği
hesap Bank Asya’da olduğu, o garibim de kirasını mecburen oraya
yatırdığı için yakasına yapışıp gözaltına
alıyorsunuz. “FETÖ ile işbirliği yapmış; çevresinde
Cemaatçi olarak biliniyormuş” diyerek on binlerce
yurttaşı işten çıkarıyor, açığa alıyor, tutukluyorsunuz.
Devletten ve toplumdan FETÖ’cüleri kazımak (ayıklamak değil
kazımak)kararındasınız. Bunu her gün kanıtlıyorsunuz.
İyi güzel de...
FETÖ’cüleri Harbiye’ye, Maliye’ye, Hariciye’ye, Dahiliye’ye, Adliye’ye, Emniyet’e,Üniversite’lere
yerleştiren, önlerini açan, sırtlarını
sıvazlayan, “Bizim adamımızdır”diyerek devletin
dizginlerini teslim eden bizler olamayız değil mi?
Sizler olursunuz değil mi?