Tahmin etmiştim ama savcıyla yargıcın ellerini bu kadar çabuk
tutacaklarını hesaplamamıştım.
Hani önceki gün Sultanahmet Meydanı’nda “şey
oldu” ya, işte o şey, şey olduktan sadece bir saat
sonra İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı istedi,
7. Sulh Ceza Hâkimliği’nde o gün görev yapan
yargıç “münasiptir” deyip damgayı bastı ve Sultanahmet
Meydanı’nda olan “o şey” ile ilgili
yayın yasağı geldi.
Kararın ilgili paragrafında aynen şöyle deniyor:
“…Soruşturma dosyası kapsamı hakkında yazılı, görsel ve internet
medyasında, sosyal medyada her türlü haber, röportaj, eleştiri vb.
yayın yapılmasının 5187 sayılı kanunun 3/2 maddesi gereğince
yasaklanmasına…”
Görüyorsunuz yasak kararı her türlü haber, röportaj, eleştirinin
yanı sıra ve “vb” yapılmasını bile kapsıyor.
“vb” derken yargıç ne kastetti bilemeyiz ama,
“o şey”le ilgili her şeyin yasak
olduğunu anlamak için de üstün zekâ gerekmiyor.
Bizim TV kanalları, anında haber verebilen haber portalları
boyunlarını büküp sade suya tirit haberlerle “O
şeyin çevresinde” dolanırlarken yabancı medya harıl
gürül haber verme ödevini yerine getiriyordu. Bencileyin meraklılar
da mecburen BBC, CNN (Türk olmayan CNN), El Cezire gibi dış
mihrakların haberleriyle idare etmek zorunda kaldı…
***
Neden yayın yasağı kondu?
Yayın yasağı ile elde edilmek istenen neydi?
Yargıcın kararının bir başka paragrafında “…olaya iştirak etme
şüphesi bulunan kişilerin bulundukları şehirlerin, kullandıkları
araçların bilgilerinin yayımlanarak olayın aydınlatılmasının,
şüphelilerin yakalanmasının ve irtibatlarının deşifre edilmesinin
engellenmesi…” deniyor.