İki kat aşağıdan, Cumhuriyet’in haber merkezinden
telefon:
-Abi, 51 oldu...
Sonra kırık ve kısık bir sesle ekledi:
-Şimdilik abi...
51’de kalalım.
İçlerinden biri, Hüsam Cuma. Suriye
li. Savaştan kaçtı. Gaziantep’te, Kürt yoğunluklu bir mahallede,
derme çatma bir barınakta anacığı ve babacığı ile...
7 yaşındaydı.Hüsam Cuma öldü.
***
İçlerinden biri. Adı bilinmiyor. Onunla ilgili henüz hiçbir şey
bilinmiyor. Bilinen ondan geriye kalan paramparça bir “canlı
bomba yeleği”.
12 yaşındaydı.
Metal parçalarıyla güçlendirilmiş (güçlendirmek!) bombalı yeleği
giydirdiler. Bombaları patlatacak düzeneği o küçücük, cılız bedene
sardılar. Basacağı düğmeyi gösterdiler. Sırtını sıvazladılar.
Küçücük kanatları ile cennete uçacağını muştuladılar. Düğün
sevincinin içine saldılar.
Çocuk Hüsam Cuma paramparça oldu.
Adı bile bilinmeyen 12 yaşındaki çocuk paramparça etti ve
paramparça oldu.
Söz şimdi Rakel’indir. Rakel
Dink’indir:
Bir çocuktan ölüm yaratan karanlık...
***
Karanlık...
Zifiri karanlık...
IŞİD karanlığı...
Şiddeti ve ölümü kutsayan, şehitliği yücelten zihniyetin
karanlığı...
İktidar tutkusuyla kavrulmuş yüreklerin ve çürümüş beyinlerin
karanlığı...
İnancı ölüme kardeş kılan karanlık...