Gün geçtikçe bir “gaf ustası”na dönüşen Ahmet
Davutoğlu’nun seçim kampanyası sırasında Van’da
savurduğu “AK Parti iktidardan indirilirse buralarda
terör çeteleri dolaşacak, beyaz Toroslar
dolaşacak” tehdidi üstüne tek satır yazmadım. Çevremden
gelen “Abi bu da tırmıklanmazsa ne
tırmıklanır” yollu kışkırtmalara kapılmadım.
“Değmez” dedim geçtim.
Yanılmışım. Meğer “değer”miş…
Davutoğlu o beyaz Toros tehdidini seçimden 10 gün önce
dillendirdi.
Seçimden sadece 5 gün sonra ise beyaz Toroslar ak
Toros’lara dönüştü ve Kürt ellerinde 90’lı
yıllarda “beyaz Toros” dendiğinde ilk akla gelen ünlü
jandarma albayıCemal Temizöz ve JİTEM’ci
takımının tümü 21 yurttaşımızın yok
edilmesi başta olmak üzere adam kaçırma, işkence, gasp, zorla
kaybetme, yargısız infaz suçlarından dolayı yargılandıkları davada
delil yetersizliğinden(!) beraat ettiler…
Böylece Cemaat’a bağlı polis şeflerinin, savcıların gerçek
suçluların arasına kör bir intikam güdüsüyle suç işlememiş, suç
işlemeye de kalkışmamış ideolojik düşmanlarını katarak berbat
ettikleri Ergenekon davalarının en anlamlılarından
biri daha AKP-Ergenekon nikâhının nur topu gibi yavrusu
olarak beraatla noktalandı…
Albay Temizöz ve ekibinin 1993- 1995 arasındaki o kanlı, karanlık
yıllarda Cizre’de“beyaz Toroslar”a bindirip öldürerek, işkence
ederek, sonra da yok ederek“kaybettikleri” 21 Kürt (aslında
20’si Kürt, biri Arap) yurttaşımızla ilgili son dönemde
açılan “Cemal Temizöz Suçsuz
ise #21İnsanıKimÖldürdü?” başlıklı Twitter hesabına
cevap, Cizre, Şırnak, Diyarbakır duraklarından geçtikten sonra
mağdurların, yok edilenlerin yakınlarının, hatta avukatların bile
ulaşmakta zorlanacakları Eskişehir’deki mahkemeden
geldi: Beraat… Bütün sanıklar için
beraat…