Biliyorum, bugün HDP’de olup bitenler, hani şu “Hasip
Kaplan vakası” üstüne yazmayan gazete yazarını
dövüyorlarmış.
Dahası, hafta sonu CHP İstanbul il kongresi var. İstanbul demek CHP
kurultayının sonucunu hemen hemen belirleyebilecek bir delege
ağırlığı demek. Ortalık toz duman. Gazete haber merkezlerine “kulis
bilgisi” adı altında parti içi hesapları etkilemeye yönelik mesaj,
e-posta, telefon yağıyor. Yani o konuda yazmayan gazeteciyi de
dövüyorlarmış...
Dayak yemeyi göze alıyor ve aşınmış bir deyişle “O topa
girmiyorum”.
HDP pilavı daha epey su kaldıracak gibi. Biraz daha bekleyelim.
Hele bir ortalık durulsun...
CHP il kongresini ise ağrıyan belime rağmen dişimi sıkacak ve
kongre salonunda izleyeceğim. Oradan aktaracağım izlenimler daha
anlamlı olur umudunda ve kararındayım.
Peki, onu yazmayacağım, bunu yazmayacağım da günü kurtarmak için
bir “Tırmık” mı şişireceğim?
Asla.
Ustalarım bana okura böyle bir saygısızlık yapanın meslek ipinin
çekilmesi gerektiğini öğrettiler.
Kaldı ki...
HDP’de olup bitenlerden, CHP İstanbul il kongresinden çok daha
önemli, çok daha yaşamsal ve Türkiye’nin yakın geleceğini,
özellikle demokratik geleceğini derinden etkileyecek bir konu var.
Onu yazmazsam bana ayıp, okura saygısızlık.
Buyrun...
*** AKP Reisi’nin, Afrika’da bir iki ülke dolanıp Tunus’tan zeytinyağı ithalatı bağlayıp büyük ticari başarılar(!) elde ettikten, Sudan’ın e...