Kürtlerle bin yıldır aynı coğrafyada yaşıyor, aynı kaderi paylaşıyoruz. Topraklarımızı hep birlikte savunduk, fetihleri birlikte yaptık. Selahattin Eyyubi komutasında Kudüs’ün fethinden Çanakkale savunmasına, İstiklal Savaşı’na kadar hep birlikteydik. Cumhuriyeti birlikte kurduk.
Cumhuriyet sonrası başlatılan yanlış modernleşme hareketi Türklerin ve Kürtlerin ortak inanç ve değerlerini olduğu kadar kardeşliğini de tahrip etti. Uygulanan yanlış politikalar, Türkiye düşmanı devletlerin de teşvik ve desteğiyle terör örgütü PKK için elverişli bir istismar zemini oluşturdu.
Kürt meselesi ve PKK terörü özellikle son 40 yıldır Türkiye’ye büyük manevi ve maddi yük yükledi. 10 bin güvenlik görevlimiz şehit edildi; 40 bin insan hayatını kaybetti. Ekonomik fatura ise trilyon dolarlarla ölçülüyor. Terörü salt şiddet hareketi olarak görmek yanıltıcı olur: Dış destekli PKK projesi ve buna karşı devletin yanlış politikaları Kürtler ile Türkler arasındaki muhabbeti zedeledi, Kürt ulusalcılığını besledi, sekülarizmin Kürtler arasında tutunmasını, yayılmasını sağladı. 80’lere kadar Kürtlere nüfuz edemeyen Kemalist modernleşme, PKK eliyle hem Kürt ruhunu bozdu, hem de Türk-Kürt...