Türkiye’de esnaf sadece esnaf değildir. 1071 sonrası Anadolu’yu bize yurt yapan esnaftır. Selçuklu’yu büyüten, Osmanlı cihan devletini kuran esnaftır. Üzerinde yaşadığımız toprakları İslâmlaştıran ve bugüne kadar da Müslüman kalmasını sağlayan esnaftır.
Bizde esnaf sadece alıp satan kişi değildir. Türk ve İslâm şehrini kuran, imar eden, güvenliğini sağlayan, savunan, huzurunu ve refahını temin edendir esnaf. Esnaf, toplumun edebini, ahlakını muhafaza edendir. Esnaf zengini denetleyen, fakiri gözetendir. Esnaf, milleti bir ve beraber tutandır. Esnaf, insanın sınırsız ihtiyaçlarının karşısına kanaati koyan, hırs ve tamahı tatminle bastıran, açgözlülüğe karşı bereketi savunandır.
Esnafın, fütüvvet ruhuyla kurduğu Ahilik teşkilatı, sadece ayıplı üretimi engellemekle, terazinin ayarını muhafaza etmekle, ticarette hakkı ve ahlakı yüceltmekle kalmamış; milletin aslını, özünü, ruhunu korumuş, gerektiğinde teraziyi bırakıp kılıç kuşanmış, gerektiğinde otoriteye “Seni kılıcımızla düzeltiriz” diyebilmiş, gerektiğinde arabulucu olup meselelerin suhuletle çözülmesini sağlayan hakem olmuş, dükkânını, imalathanesini koruduğu kadar gerektiğinde sokağını, caddesini, mahallesini...