7 Haziran 2015 seçimlerinde seçmen AK Parti’yi uyardı; hemen ardından gelen 1 Kasım seçimlerinde ise seçmen AK Parti’ye tekrar kredi açtı. 16 Nisan halkoylamasında da seçmen, Türkiye’ye yönelik saldırıları gördüğü mesajını vermekle birlikte, 7 Haziran benzeri bir uyarı yapmaktan da kaçınmadı.
Seçmenin, AK Parti’nin duruşuna, görünüşüne ve politikalarına ilişkin ısrarlı bir değişim talebi var.
AK Parti, çeşitli araçlar vasıtasıyla toplumun nabzını tutar. Sorunları tespit etmek, kaynaklarını ve nedenlerini değerlendirmek, talepleri anlamak konusunda AK Parti’nin hem ciddi tecrübesi, hem de isabet kabiliyeti vardır.
Seçmenin verdiği mesajın tespiti ve analizi tek başına elbette yeterli değil. AK Parti, ortaya çıkan sonuçların gereğinin yapılması konusunda da bugüne kadar başarılı bir dinamizm sergiledi.
Son 3 seçimde verilen mesajlar da AK Parti tarafından tespit edildi ve doğru şekilde okundu. Şimdi artık, 2019’daki 2 önemli seçimin arifesinde, mesajların gereğinin yerine getirildiği bir sürece giriyoruz.
Toplumun değişim talebini karşılamak üzere, partinin MKYK’sı ve MYK’sında bazı yenilemeler yapıldı; bakanlar kurulu yeniden şekillendi. Teşkilattaki değişim sürüyor.