AK Parti kuruluşunun 16. Yıldönümünü kutluyor. 14 Ağustos 2001’de, Recep Tayyip Erdoğan ve arkadaşları, önce partinin kuruluş dilekçesini İçişleri Bakanlığı’na vermiş, ardından da Ankara Bilkent Otel’de AK Parti’yi Türkiye ve dünya kamuoyuna tanıtmışlardı.
16 yıl içinde AK Parti 11 seçime girdi. 5 genel seçimde, 3 yerel seçimde birinci parti oldu; 3 halkoylamasında istediği sonucu aldı. AK Parti’nin kurucusu ve Genel Başkanı, 2014’de yapılan cumhurbaşkanlığı seçimleriyle doğrudan halk tarafından seçilen ilk cumhurbaşkanı oldu.
16 yıl kolay geçmedi. AK Parti’ye kapatma davası açıldı, darbe girişimlerinde bulunuldu, çok sayıda darbe girişimi plan aşamasında tespit edilip engellendi. Danıştay saldırısı gibi, Gezi olayları gibi kaos girişimleri tertip edildi. Ekonomik krizlerle, uluslararası operasyonlarla, partinin içine dönük bölme, parçalama girişimleriyle, suikast girişimleri, terör eylemleri, tehditlerle AK Parti defalarca sınandı.
AK Parti bütün imtihanlardan başarıyla geçti. Siyaset biliminin birçok teorisini alt üst ederken, Türkiye siyaset tarihinin akışını değiştirdi. Dışardan gelen saldırıları bertaraf ederken, yorgunluğa, rehavete, çürümeye, bozulmaya, dağılmaya, fitneye karşı da kendisini korudu. “İktidar yıpratır” diyenlere inat, her seferinde daha fazla oy alan, daha fazla kişinin teveccühüne mazhar olan, ünü ve etkisi sınırları aşan bir performans sergiledi.
AK Parti’nin bu başarısının sırrı nedir? Bu sorunun çok fazla ama hepsi de son derece basit, anlaşılabilir cevapları var.
AK Parti, kokuşmuş, çözüm üretemeyen, millet nezdinde itibarını kaybetmiş siyasi partilere bir tepki olarak ortaya çıktı.