Bazı şeyleri iyi ayırt etmek, birbirine karıştırmamak lazım. Herkes yazı yazabilir, fakat herkes yazar olamaz. Herkes şiir yazabilir, fakat herkes şair olamaz. Herkes resim yapabilir, fakat herkes ressam olamaz. Herkes spor yapabilir, fakat herkes sporcu olamaz.
Örnekleri çoğaltabiliriz.
Herkes siyasete atılabilir, fakat herkes siyasetçi olamaz. Herkesin Afrika menekşesi olabilir, fakat Saintpaulia İonantha’nın Afrika menekşesi olduğunu konunun uzmanları bilir.
İnsan olmak da böyledir. Herkes insan doğar, fakat herkes kim olduğunu bilemez; herkes ‘insan’ kalamaz.
Atalar sözüdür: “İnsan çeşit çeşit, yer damar damar.”
Kısacası insan var, insan var. Çok şükür, insandan insana fark var.
Nereye varmaya çalıştığımı hemen söyleyeyim: Bazı odaklar, düzenli olarak, bu milletin tarihiyle alay ediyor, ahlâksızca hakaretler yağdırıyor. Nihai hedefleri, hafızamızı silmek ve kim olduğumuzu unutturmak.
Şunu çok iyi biliyorlar: “Biz kimiz” ve “Biz ne olacağız” sorularının cevabı, bir başka sorudur. O da şudur: Biz kimdik? Bu soruya verecek cevap bulunamazsa, o zaman bir başka soru gündeme gelir: “Zaten biz ne idik ki ne olacağız?”