Bulgaristan’ın nüfusu, 2011 yılı sayımlarına göre, 7.3 milyon. Bu ülkedeki Türkler, nüfusun yüzde 9.4’ünü oluşturuyor. Diğer Müslümanlar da ilave edildiğinde, bu oran yüzde 10’u geçiyor.
Bulgaristan’daki Türkler daha ziyade, Filibe, Kırcaali, Razgrad, Şumnu, Eski Cuma, Silistre, Dobriç, Burgaz ve Ruşçuk’ta yaşıyorlar.
Başkent Sofya’da ise 70 binden fazla Müslüman ikamet ediyor. Sofya’daki Müslümanlar, Türklerin yanı sıra, Filistin, Ürdün, Suriye, Lübnan, İran, Irak, Afganistan, Pakistan ve Afrika’dan gelen mültecilerden oluşuyor.
Buna karşılık Sofya’daki Müslümanların ibadet edebilecekleri tek bir mabed bulunuyor: Kadı Seyfullah Efendi (Banyabaşı) Camii. Bir de Filistinli bir işadamı tarafından yaptırılan bir mescit var.
Kırcaali’de de benzer bir durum söz konusu. Sadece Merkez Camii ibadete açık.
Şumnu’nun simgesi olan Şerif Halil Paşa Camii, ibadete açık nadir Osmanlı camilerinden bir tanesi.
Varna’daki Aziziye Camii’ni de bu listeye ilave edebiliriz.
Gotze Delçev’de Karaca Paşa, Samokov’da Bayraklı, Köstendil’de Fatih Sultan Mehmet, Razgrad’da Makbul İbrahim Paşa, Eski Zağara’da Hamza Bey, İhtima’da Mihaloğul ve Karlovo’da Kurşun Camileri ise ibadete kapalı bulunuyor. Dupniçe’deki Ahmet Bey Camii de Güzel Sanatlar Müzesi yapılmış.
İslami eğitim konusunda da sorunlar var. Şumnu, Mestanlı ve Rusçuk’taki imam hatip liseleri dışında, Eğitim Bakanlığı nezdinde din eğitimi veren okul bulunmuyor. Sofya’daki Yüksek İslam Enstitüsü ise Bulgaristan Hükümeti’nden lisans alamıyor.
Bunların üzerine bir de ülkenin ağır ekonomik koşullarını ilave edin.
Bulgaristan’daki Müslümanlar, tüm bu engellemelere ve zorluklara rağmen, Ramazan ayını en güzel şekilde ihya etmeye çalışıyorlar.
Sofya’da mahya asmak ve iftar çadırı kurmak yasak. Sofya şehir yönetimi, Kadı Seyfullah Efendi (Banyabaşı) Camii duvarlarına duyuru ve ilan asılmasına bile müsaade etmiyor. Buna rağmen cami bahçesinde kurulan iftar çadırında, her gün yüzlerce Müslüman bir araya geliyor.