Bize, yıllarca şunu söylediler, tembihlediler: “Edirne’den Kars’a, Sinop’tan Hatay’a vatan burasıdır. Gerisi sizi ilgilendirmez.” Gerisi… Yani, geride kalanlar, bırakılanlar.
Oysa ben, vatan kavramını, kireçle boyanmış beyaz taşlarla sınırlayanlardan değilim. Balkan Harpleri ve Birinci Dünya Savaşı ardından çizilen sınırlara inanmıyorum. Ne yalan söyleyeyim: Bu sınırlar beni sinirlendiriyor.
Ben dediğime bakmayın. Aynı duygulara, benzer düşüncelere sahip olan milyonlar var. Kısacası: Ben değil, biziz.
Bizler, gitmek istediğimiz yere gidemezsek, oranın buraya gelmesine gayret ederiz. Örneğin Bosna’ya gidemedik, ama Yenibosna’yı inşa ettik.
Batılılar, bizi bölmediler, sadece parçaladılar. Araplarla, Arnavutlarla, Boşnaklarla, ayrı düştük, fakat kalbimiz hâlâ birlikte atıyor.