Fenerli bir aileyiz biz. “Nasılsın?” deyince, “Fener gibiyiz!” diyoruz. Futboldaki başarısızlıkları bizi üzüyor. Üzmek ne kelime, kahrediyor. Ama yine de takımızdır, bağrımıza basıyoruz. Başkanımızı seviyoruz, ona inanıyoruz, sabırla bekliyoruz. Basketboldaki başarılarıyla ise şahlanıyoruz. Mutluluktan ağlıyoruz. Bir sürü duyguyu birden yaşatan bir takım bu. Türkiye gibi. Hayat gibi. Bayılıyorum. Şu aralar bizde gurur tavan. Yemin ederim Fenerimiz, ‘sivil dayanışma’nın tarihini yazdı, yazıyor. Acun da kilit isimlerden biri. Onu tebrik ediyorum. Ve destek veren bütün Fenerlileri... Cem Yılmaz’ı, Beyaz’ı, Ezgi Mola’yı, diğerlerini ve SMS’le destek gönderen ve forma alan herkesi... Tek nefes, tek ses olmak böyle bir şey. Ben acayip umuda kapıldım. Çünkü Fener için tek ses olan bir halk, başka sorunlarda da bir araya gelebilir. Yarından itibaren son üç gün çok önemli. Acun’un anlattıklarını dikkatle okuyalım ve takımımız için yapabileceğimiz her şeyi yapalım. Sonra da aynı dayanışmayı toplumsal başka sorunlarda gösterelim.