Kendimi koyverdim.
Bana Arzu Film’in, Ertem Eğilmez’in Türk sinemasında efsaneleşmiş filmlerini hatırlattı. Birbirini seven insanlar, sahici insanlar, bizim gibi insanlar... Engin Günaydın ve Demet Evgar döktürmüş. Çok tebrik ediyorum. Erdal Özyağcılar’ı da, Şevket Çoruh’u da... Aslında tek tek saymaya gerek yok, hepsi çok sıkı oyunculuk çıkarmış.
Bir Adanalı olarak itiraf etmeliyim ki, Adana da muhteşem oynamış! Benim çok objektif olmamı beklemeyin, çünkü filmin büyük bir bölümü memleketimde geçiyor.
Üç net mesaj var çok hoşuma giden.
1. ‘Yuva’ dediğin öyle kolay kurulmuyor. Evlendin, çocuk doğurdun, yıllarca aynı çatı altında yaşadın. Yeterli değil yani. 2. Ailenin tarifi, o şarkıdaki gibi “Evli, mutlu, çocuklu” değil. Çünkü her evli, çocuklu mutlu değil! Bir de aile dediğin şeyin artık tarifi de değişti. Komşuların da yakın arkadaşların da senin ailen olabilir. 3. Ve son olarak, birinci yarıyı kötü tamamlamış olabilirsin. Duygusal yatırımlarını yanlış insana yapmış olabilirsin. Ama her zaman ikinci bir şansın var.
Yani umut veren bir film aynı zamanda.