Ultra eğlenceli... Yaratıcı... Yapıcı... Ve yenilikçi...Gümüşlük Limon'dan söz ediyorum. Abarttığımı zannetmeyin, 14 yılda, itinayla kurulmuş bir film seti gibi. Hayata güzelleme merkezi. Bir kadının beyninin içini, zihninin izdüşümünü görüyorsun. Sevmemen mümkün değil. Çünkü güzel, estetik ve harika şeyler yiyorsun. Dilin, damağın, gözlerin, beynin, her şeyin tatmin oluyor. 50 kişilik bir ordu her gün harıl harıl çalışıyor.
Hepsi birbirinden renkli tipler, güzel sanatlar öğrencileri,
endüstri tasarımı mezunları... Başörtülüsü, dövmelisi.. Köy
kökenlisi, şehirlisi... Okul görmemişi, kolejlisi... Genci,
yaşlısı... Ortak özellikleri, çoğunluğu kadın. O yüzden her türlü
ayrıntı düşünülmüş. O yüzden bu kadar lezzetli, özenli,
keyifli.
Ve o yüzden, yıllara meydan okuyor. Kaptanları Candan Aslanbay. O,
hayalini gerçekleştirmiş biri. Yer bulmak zor. Millet, günbatımını
daha da önden izleyebilmek için birbiriyle kavga ediyor. Limoncular
da tatlı tatlı onları, buranın bir sinema olmadığına ikna
ediyorlar. Ben hep kahvaltı için dadanırdım Limon’a. Bu sene
günbatımına da gitmeye başladım. En geç 19.30 gibi orada olup
pozisyon almak, manzara çekmek için kameraları hazır tutmak ve
içkini ısmarlamış olmak veee bir-iki yudum almak gerekiyor. Çünkü o
turuncu top, renkten renge girmeye başlıyor ve yavaş yavaaaaş aşağı
iniyor...
Bir heyecan, bir heyecan, herkes dilek tutuyor, fotoğraflar
çekiliyor, müthiş bir coşku oluyor ve sonra hoooop güneş, geldiği
yere gidiyor! Her akşam orada günbatımı kutsanıyor ve güzel oluyor.
16 yıldır havasından hiçbir şey kaybetmeyen Limon’un yaratıcısı
Candan Aslanbay’la röportaj yaptım.
Yaşasın kadınlar!