ANKARA’da bir özel halk otobüsünde tecavüze uğrayan S.’nin
yaşadıklarını gelin kendi ağzından dinleyelim. Dün başlayan
röportaj bugün de devam ediyor. Tecavüzcüsünün en ağır cezayı
alması dileğiyle. Hepimiz bu davanın takipçisi olalım...
Sizce hayatta kalmanız bir mucize mi?
- Keşke kalmasaydım! Herkes, “Şükret! Sonun Özgecan gibi
olabilirdi!” diyor ama hayatta olduğuma sevinemiyorum. Çünkü hâlâ
onu koruyanlar var. Böyle bir vahşeti ve bir tecavüzcüyü savunanlar
var. Bu nasıl bir şey, anlamak mümkün değil! İsyan etmemek ve
delirmemek de...
Siz hep o güzergâhı mı kullanıyorsunuz?
- Evet, son durak o AVM’nin önü. Orada iniyorum 200-300 metre
yürüyorum. Çünkü benim oturduğum caddeye araç gitmiyor. O gün de
yürüyeyim mi, yürümeyeyim mi diye düşünürken, baktım bir otobüs
duruyor. Hava da çok soğuktu, “O tarafa mı gidiyorsunuz?” dedim.
“Evet” dedi. Bindim. Boş olduğunu bile fark etmedim. Otobüsün içine
geçmedim. Kapıya yakın bir yerde ayakta dikildim. Nasıl olsa hemen
ineceğim. Aracı kullananın da suratına bakmadım...
ÖLÜM BU, BEN ÖLÜYORUM