Türkiye’nin “Ter Kokusuyla İmtihanı” araştırmaya konu oldu Her 10 kişiden 9’u ter kokusuna maruz kalıyor Ter kokusu, yüzde 77’yle en çok toplu taşıma araçlarında
Araştırma sorusu: “Kim size dostane bir biçimde ter kokuyorsun dese alınmazsınız?” Cevap: Orhan Gencebay!
O, hepimizin Orhan Babası... Yıllar geçiyor, o hiç değişmiyor.
Nasıl oluyor bilmiyorum ama öyle. Kilosu da değişmiyor, hali, tavrı
da. Hep aynı zariflikte, hep aynı tatlılıkta...
Orhan Gencebay’ın varlığı bana güven veriyor. “Her şey yolunda
hissi” veriyor. Kendisi bu ülkenin demirbaşlarından. Aynı zamanda
bana deli hallerimi hatırlatıyor, içip içip, “Batsın bu dünya!”
diye bağırdığımız yılları... Ki eminim pek çok insan için
geçerlidir bu. Tüm zamanların sanatçısı o, zamana meydan okuyan bir
müzisyen o, bir kült...
Bu aralar Rexona reklamıyla gündemde. “Daha güzel, daha mutlu, daha
adil, sevgi dolu bir dünya için, barış için, insanlık için,
burunların selameti için, hiçbirimizin ter kokmaması gerekiyor!”
diyor...
Önce bir şoke oluyor insan. Sonra gülümsüyor. Kabul edelim böyle
bir sorun var. “Temiziz” diye geçiniyoruz ama ter kokuyoruz, sadece
toplu taşımada değil, asansörlerde de burunların selameti için duş
almalı ve deodorant kullanmalı! Ben faydalı buldum reklamı.
Gerisini Orhan Baba’nın ağzından dinleyelim...
Fotoğraflar: Emre YUNUSOĞLU
AŞKIN DA BİR KOKUSU VAR
Koku hafızamız, görsel hafızamızdan daha kuvvetli. Mis gibi bir
yemek kokusu duyuyorsun, çocukluğun ve annenin yaptığı o güzel
yemekler geliyor aklına, lavanta kokusu duyuyorsun, babanı
hatırlatıyorsun.
Koku hafızamız inanılmaz geniş. Her şeyin bir kokusu var, bu şehrin
de var, aşkın da var... Aşk, yaşamın kendisidir. Sevmek
yaşamın temelidir... Müziğin de kokusu var. 6 yaşımdan beri en
büyük aşkımdır müzik. Ben her müziği severim yeter ki iyi icra
edilsin.