‘Ramazanda Müslüman Türk toplumunun örfüne, adet ve geleneklerine uymayan davranış sahiplerinin medyada bayraklaştırılmasını’ kınayarak “Uyuşturucu satış ve kullanımında suçu sabit olan bir şahsın medyada marifet yapmışçasına halk kahramanı gibi takdimini doğru bulmuyorum. Özellikle medyanın gençlerimize olumsuz örnek teşkil edebilecek bu gibi konularda daha hassas davranmasını ümit ediyorum.” sözleriyle tepkisini dile getirdi.
Benim Tuğrul Bey’e itirazım var. Elbette uyuşturucu satışı yapan veya kullanan bir kimsenin halk kahramanı olarak takdim edilmesi doğru değildir. Lâkin Seki’yi kahramanlaştıran medya değildir, adeta ünlülerin arasından cımbızla seçerek cezalandıran hukuk sistemimizdir.
Faturanın Seki’ye kesilmesi ve adeta bir uyuşturucu baronuymuş gibi ceza alması onu mağdur yapmıştır.
Şayet Seki bu cezayı yalnız çekmeseydi o zaman kahramanlaştırılmayacaktı da.
Yakın tarihimiz, ister siyasetçi ister sanatçı olsun, hukukun cezalandırdığı ama toplum vicdanının cezalandırmadığı birçok örneklerle doludur.
MEHMET GÖRMEZ’İN İTİRAZI NEYE?