Geçenlerde duyduğum bir anıyı paylaşmak istiyorum sizinle.
Görme engelli bir genç kız otobüsten inince yanına bir delikanlı gelir ve “Bana hakkınızı helal eder misiniz? Çok güzelsiniz, ben otobüste sizinle ilgili kötü şeyler düşündüm. Kötü şeyler düşünmek çirkin şeyler çağrıştırıyor. Görme engelli olduğunuz bilmiyordum.” der.
Olay kendi içinde masum ve anlaşılabilir görünse de çıkmazlarımızı yüzümüze vuruyor aslında. Taciz engelli veya engelsiz kime yapılırsa kötü bir davranıştır. Ama daha da kötüsü “Engelli olduğunuz için kadın olarak görülmemenizdir. Hatta ortopedik engelli kadınlar kendilerini en çok araç içindeyken iyi hissederler. Çünkü engelleri dışarıdan görünmez ve kadın olduklarını hatırlarlar. Engelli kadın veya erkeğin kendisine pozitif ayrıcalık (!) yapılmasını istediğini nereden biliyoruz?
“Engelli bireylerin de sevmeye sevilmeye ihtiyacı vardır.” cümlesi artık kullanılmamalıdır. Hepimizin sevmeye sevilmeye ihtiyacı vardır. Nasıl ki “Sarışınların da sevmeye ihtiyacı vardır.” cümlesini kurmuyorsak “Engellilerin de yaşamaya, sevmeye hakkı vardır.” gibi cümleleri kurmamamız gerekir. Esmerlik, sarışınlık, uzun veya kısa boyluluk gibi bir farktır engellilik. Ve dürüst insanlar onların dünyasından uzak durdukça, korktukça engelli bireylerin dünyasında istismarcılara yer açılacağını unutmamak gerekir.
Bakın, bugün ensesti tartışıyoruz, çocuk tecavüzlerini konuşuyoruz ama engelli bireylerin cinsel eğitimini konuş(a)muyoruz, görmezden geliyoruz.
“Sıra buna mı geldi?” diyorsanız, lütfen okuyun.