Sessiz İstila filmi ve kamuoyunda dile gelen söylemler, aşırıcı hatta ırkçı denebilecek fikirler, 2016’da Avrupa’da mülteci karşıtlığı üzerine yaptığım belgesel çalışmasında Avrupalı uzmanların dile getirdiği yorumlarla birebir aynı. Birbiriyle alakasız gruplar gibi görünse de fikir merkezlerinin Avrupa sağını inşa eden merkezlerle aynı olduğu görülüyor.
Bir iklim yaratılmaya çalışılıyor. Bu iklim için de Avrupa’da kullanılan kavramlar neredeyse aynen çevriliyor. İstila gibi. Tek farkla ki; Avrupa bu kavramı, “İslam Hristiyan toplumlarını istila ediyor” imajı ile piyasaya sürerken Türkiye’de bu ideolojik ve ırkçı bir boyuta indirgeniyor. “Türk yurdu istila ediliyor” şeklinde sunuluyor. Kavram benzerliklerine bakılırsa bu tepkileri Avrupa merkezli bir politik hareketin Türkiye projesi olarak görmekte bir beis yok. Bu hareketin Türkiye savunucularına bakılırsa hele… Avrupa merkezcilik öylesine hissediliyor ki, o merkezler sol ve çok kültürlü olduğunda PKK-HDP destekçisi, tam tersi olduğunda da...