Ramazan vesilesiyle düzenlenen iftarlar ve sahurlar aslında
birçok konuda memleket meselelerini konuşmaya da vesile oluyor.
Yeni başbakanımız Binali Yıldırım ile Ak Parti kurucuları olarak
bir sahur davetinde sohbet etme imkanı bulduk. Binali Yıldırım'ın
AK Parti kuruluş sürecinden beri tanıdığım bir profili var. Az
konuşur, 'O dedi, bu dedi'yle ilgilenmez, kendisiyle dalga
geçmekten de hiç çekinmez. Gereksiz laflarla ne kendi oyalanır ne
de başkasını oyalar. Tespitleri her zaman analitik ve çözüm odaklı
olmuştur. Bir Anadolu insanı kimliğini hep hissettirir. Her
kesimden insanla diyalog kurabilen, keskin ideolojik cümleler
yerine hayatın içinden yaklaşımlarla olayları ele alan tavrıyla pek
çok insanın sempatisini kazanmıştır. Mühendis bakışını her meselede
hissedersiniz. Bakanlık tecrübesi yönetim başarısını çok iyi ortaya
koyuyor.
Sahur sohbetinde yine analitik bir yaklaşımla Türkiye'nin yönetim
sorunlarını, onu tıkayan noktaları sistem odaklı ele aldı.
Kişilere, hayallere takılmadan yönetim sistemi üzerine yoğunlaştı.
Rasyonel yaklaşımıyla Türkiye adına umutlarımızı güçlendirdi…
Bastığı zemini iyi tanıyan ve yapılması gerekenleri bilen gerçekçi
yaklaşımının sadece kendisine değil tüm Türkiye'ye iyi geleceğine
ve başarı getireceğine inanıyorum.