“İnsanlar karakter bakımından imal edilemez, kişilik üretimine tabi tutulamazlar.”
2000’li yıllarda Yeni Şafak’ta yayınlanan bir yazısında İsmet Özel, insan yetiştirmek kavramının çağlar boyunca insanların başına bela olmuş bir kavram olduğunu, bu belanın etkisini en çok 20. yüzyılda kendini gösterdiğini söylüyordu:
“Gençleri önceki kuşakların kusurlarından arıtılmış kalıplara dökme çabası sadece otoriter rejimlerde değil, liberal düşüncede olan insanlarda da bir takıntıya dönüştü. Yeni nesli liberal görüşlü kılma uğruna liberalizm karşıtı tutumları zor kullanmak suretiyle yasaklamak ve liberal anlayışı tek alternatifmiş gibi algılatacak bir tezgâh kurmaktan başka çareleri kalmadı…”
İsmet Özel yazısında ilaveten der ki: “Güzel ahlâk aşılamaya çalışan kimse anlamlı bir yol tutamaz. Çünkü kimsenin kendinde bulunmayan bir şeyi başkasına vermesi mümkün olmaz. Eğer doğruluk istiyor ve bu isteğimizi başkalarıyla paylaşma gereği hissediyorsak burada genç ve yaşlı ya da cinsiyet ayrımı yapmak anlamsızdır.”
Bu yazıdaki tespitler bugün için de üzerinde düşünmeye değer. Liberal çevreler kendi anlayışlarını tek alternatifmiş gibi sunarak...