Bu sözü Wikileaks belgeleri arasında okumuştum. O notları
okurken dikkatimi çeken tespitlerden birisi de Kürt siyasi
hareketindeki isimlerin PKK şiddetini lanetlemekten kaçınıyor
olmalarıydı. Bugün aynı şeyi Kürt siyasetini kendi
hesaplaşmalarının aracı haline getiren Türk elitlerinde de
görüyoruz.
Kendi çocuğunun başı ağrısa dünyayı herkese dar eden ama başkasının
çocuğunun ölümüne sebep olmayı umursamayan Türk elitleri sütten
çıkmış ak kaşık gibi barış naraları atıp duruyor. İyi de nasıl?
Diğer taraftan Kürt siyasetinin hamisinin şiddet olduğuna iman
etmiş vaziyetteler. PKK'ya tek laf etmiyorlar. Barış lafları da
dillerden düşmüyor. Peki kiminle ve nasıl?
***
Türkiye'nin elit iktidarı seçimlere girmez ama her daim iktidar
onların olmak zorundaymış gibi davranır. Cumhuriyet tarihinin en
karanlık dönemlerinin mimarları kendileri olmasına rağmen sanki
bunlara hiç bulaşmamış gibi tüm suçu 12 yıllık Ak Parti iktidarına
atarak kendilerini sıyırıyorlar