Bu vecizeyi dün katıldığı bir programda Ali Saydam’dan işittim. Son günlerde mülteciler konusundaki tartışmaların adeta özeti olan bu vecizeyi hatırlattığı için kendisine minnettarım. Son bir haftadır HaberTürk başta olmak üzere konuya ilişkin televizyon kanallarında dikkatle izlediğim tartışmaların finalinde kapıldığım duyguya tercüman oldu.
Eksik ve yanlış bilgilerle yoğun duyguları harekete geçiren bu programların masum insanlara yönelik her türlü provokasyona katkısı olduğuna ve olacağına inanıyorum. Adeta tohum ekiyorlar. Burada herkesin vebali vardır. Bu, insanların kafasını karıştırıp, hedef göstermek ve kaostan medet ummaktır. Tıpkı Ahmet Kaya’yı protesto edenler, tıpkı Hrant Dink cinayeti öncesinde atılan başlıklar, tıpkı misyonerler cinayeti öncesinde onlarca anlamsız raporun servis edildiği günler gibi. O günlerde de gerçeğin içine gizlenmiş yalanların, tahakkümle konuşan, ayrımcı, ırkçı konuşmacıların en baş savunduğu fikirlerden birisiydi; “misyonerler ülkeyi istila...