Pek sık göremediğimiz güler yüzlerdir.
Sabah herkesin sözleşmiş gibi birbirine 'Günaydın' demesi ve
tanıdık tanımadıklarla bayramlaşmasıdır.
Bitmeyen kahvaltılarda toplanmak, yumurtaya ekmek banıp bir de
üstüne çikolatalı fındık kreması patlatmaktır.
'İyi bayramlar' dedin mi, sihirli değnek dokunmuş gibi
dargınlıkların sona ermesidir.
Aile ve dostlarla muhabbeti bol sofralarda buluşmaktır.
Sofra demişken; tatlı yerken ya da annenin pilavını, böreğini fazla
kaçırmışken pişmanlık duymamaktır.
Kırmızı ayakkabılar nostaljik bir kare olsa da, evden en iyi
halinle çıkmak ve kendine özen göstermektir.
Paylaşmanın bin kat mutluluk vermesidir.
Çocukların harçlık sevincine şahit olurken, çocuk gibi
hissetmektir.
Anneanneyi, babaanneyi, dedeyi özlemek, çocukluk anılarını dilinden
düşürmemektir.