Zaten bu Haziran, Haziran gibi değil. Yaz gelmiş gibi yapıyor
ama gelmiş değil. Dün gece Bodrum'da eşofman üstü kazak, ayakta
çoraplar, üstümde battaniyeyle oturdum. Boğazımın ağrımasını ve
gribe beş kala halimi hiç saymıyorum. Haziran'ın 20'si değil,
Kasım'ın 20'si mübarek.
Bodrum'da nereye gitsem boş; balıkçısı, plajı, oteli, kulübü,
kahvaltıcısı, marinası... Mekanlar, kapılarını açmış olmak için
açıyor. Ve fakat kime sorsan bu sezondan pek umutlu. Bu kadar umut
bende olsa kanatlanır uçardım yani. Öylesine bir gümbür gümbür
beklenti, öylesine bir ellerde konfetilerle eşiği atlamaya geri
sayma hali.
'Bu yaz bomba geçecek.'
'Bayramla beraber Bodrum'da kıyametler kopacak.'
'En dolu sezonumuzu yaşamaya hazırlanıyoruz' gibisinden cümleler
havalarda uçuşuyor.
Umarım beklendiği gibi olur. Göreceğiz...
Meraklısına bayram tavsiyelerimi cumaya yazacağım.