Kim mi? Tabii ki Azra Akın.
Yook! Trakya usulü düğününe gitmedim ama sosyal medya sağolsun, artık bir yere gitmeden de oradaymışız gibi hissedebiliyoruz. Misal Tarkan'ın Harbiye Açıkhava konserlerine de gitmeden gittim; kare kare, dakika dakika izleyip Bodrum'dan coştum.
Azra Akın bir nikah, bir de düğün yaptı. Düğün kısmı Keşan'daydı çünkü damat Atakan Koru, Trakyalı. İstemişler ki davullu zurnalı, bol danslı, neşeli bir kır düğünü olsun.
2002 yılında Miss World seçildiği yarışmada Cemil İpekçi'nin elinden çıkma pazen bir elbise giyen Azra Akın, gelinliğini de İpekçi'nin dikmesini istemiş. Ama ne gelinlik!
Yabancı modacıların gelinliklerine binlerce lira döken ya da kopya gelinlik skandallarına imza atan ünlü kızlarımıza ders olsun. Uzun zamandır böyle güzel bir gelinlik görmedim. Tam Azra'lık, tam kır düğününe göre.
Okuduklarıma göre; Cemil İpekçi, 'Kızım' dediği Azra'ya nasıl bir gelinlik tasarlayacağını bulmak için bir hafta uyumamış. Sonra zorluklarda açan, bembeyaz, saf bir çiçek olan kardelen gelmiş aklına. Duvağını ters çevrilmiş kardelen misali yapmak istemiş.
40 metre iğne oyası, bine yakın istiridye kum incisi kullanmış. İki ay çalışmış.
Düğünde Azra'nın dansları, düğünün tatlılığı görülmeye değerdi diyor, terzi ve modacı arasındaki farkı bir kere daha gördüğümüzü söylemeden edemiyor, güzeller güzeli Azra'ya mutluluklar diliyorum.