Bir hafta yıllık izne çıkmam, geçen haftanın en çok konuşulan
magazin konularını es geçeceğim anlamına gelmiyor tabii ki...
Misal; konulardan biri, Burcu Esmersoy'un YouTube kanalında ilk
randevuya giderken çantasında neler olduğunu anlattığı videoydu.
Videoda Burcu, "Cüzdana gerek yok, nasılsa hesabı erkek öder"
gibisinden bir cümle kurmuş. Sonra ortalık karışmış. Zaten bu
ortalık, gündem fışkırmasından artık neye karışacağına şaşırdı,
değil mi efendim? Ayağımın tozuyla gazeteye gelmeden uğradığım,
Flormar'ın oyuncu Hazar Ergüçlü ile yaptığı kozmetik ürünü
tanıtımında kameralar koşup sordu: "Ayşe, Ayşe! Burcu'nun
açıklamalarına ne diyorsun? İlk buluşmada hesabı erkek mi öder?"
Cevap veriyorum: Bana sorarsanız, ben ilk buluşmada hesabı erkeğin
ödemesini tercih ederim çünkü zaten erkek davet etmiştir. Ne
yediğimizin, nereye gittiğimizin önemi yok. Ayrıca başka
buluşmalarda da hesabı erkeğin ödemesini tercih ederim. Zaten
bugüne kadar bunun aksini bekleyen bir erkekle flört etmedim. Bu
demek değildir ki ben hesap ödeyemem, elimi cebime atmam. Yok öyle
bi' şey. (Burada öğrenci aşıkları dışarıda tutuyorum) Bizim gibi
çalışan, kendi parasını kazanan kadınların bir tabak yemeğe tav
olacağı da yok elbette. Bunu kovaladığımızın düşünülmesi komedidir.
Bunlar kadın-erkek ilişkisinin hoş dengeleridir. En azından benim
adıma öyle. Ben de kendisine hediyeler alır, sürprizler, jestler
yaparım. Ha sevgilimin, eşimin mali durumu sıkıntıya girmiştir,
işinden olmuştur, iflas etmiştir; hayat bu, elbette bunlar yaşanır.
O zaman tabii ki ikimize de ben bakarım. Ama bunlar ilişkinin
sonraki evreleri, kurulu düzenler... GEL DE
ANLAT
Konuyu, 'Kadınlar erkekleri yoluyor' kıvamına getiren arkadaşlara
bir adet 'Saçmalamayın!'...