Son dakika aldığım habere göre; ekipte top modelimiz Tülin Şahin de var. Çünkü Tülin, her hafta yayınlanan bir moda-seyahat programı yapıyor. Onun için çekecek Los Angeles sokaklarını ve olaylarını... Offf şimdi bir top modelle o kadar saat uçulur mu? Biz dağılırız, o dergi kapağındaki gibi durur. Bizim yüzümüz gözümüz şişer, o bebek gibi uyuyup uyanır. Bizim saç-baş karışır, onunkiler elektriklenmez bile.
Biz börekleri, makarnaları, çikolataları gömeriz, o kim bilir hangi sebzelerin suyunu içer. Gıcık eder şimdi...
ÇEŞİT ÇEŞİT ÇİKOLATA
Valla billa top model âleminde 13 küsur saat geçirince içim şişer. Bir kadın olarak derinden derinden endişeliyim yani. Derken uçağa bindik...
Uçağımız, 777 300ER Boeing, hani geniş gövde dediklerinden... THY'nin Los Angeles'a haftanın yedi günü, yedi karşılıklı seferi varmış. Bütün seferler de ağzına kadar dolu. Eh, hepimiz kendi çapımızda birer Hollywood yıldızı değil miyiz canım.
Neyse, gelelim Tülin'e... Uçak kalkar kalkmaz soluğu yanında aldım. Bakalım, havaalanlarında bile podyumda yürür gibi salınan top modeller nasıl uçuyormuş ve o kocaman çantada neler varmış. "Tülin n'aber?" dememle, binbir defile ve çekim anlattı bana. Ucu ucuna yetişmiş uçağa.
O sırada önündeki torbaya baktım, içi ağzına kadar çeşit çeşit çikolatayla dolu; karamelli, gofretli, parça çikolatalı, bademli...
"Yoook artık!" çekerken, başladı çikolata kağıtlarını yırtıp yırtıp atıştırmaya.
Biz burada balıketi halimize 'Hay Allah, keşke uçuş için fit mönüyü seçseydim' derdine düşmüşken, bütün yol boyunca su ve bitki çayları içerken;
Tülin çikolataları, sigara böreklerini, makarnaları gömmesin mi! Yalnızca uçakta mı? Dört günlük seyahat boyunca her an, her yemekte...
TÜLİN KAHVALTIDA...
Bakın şuraya bir 'Tülin kahvaltıda' fotosu koyuyorum, gözlerinizle görün.
Önden çörekle reçel, üstüne yumurta, üstüne pancake, yanında da ananas suyu içti ve bana dönüp "Ya ben doymadım" dedi. Birkaç saniye donup kalmışım: "Hadi ya!" Peki top modelimizin uçuş çantasında başka neler vardı?: Makyaj temizleme solüsyonu, nemlendiriciler ve saat başı yüzüne sıktığı E vitaminli hücre yenileyen yüz spreyi.
Bu arada Tülin'in yurt dışında bağlı olduğu ajanslarla THY ile uçma şartı olduğunu, başka havayolu ile uçmadığını öğrendim. Sebebini de şöyle açıklıyor:
"Herkes kendi ülkesinin markalarını tanıtıyor, onları kullanıyor; ben de elbette THY'den başka havayolu ile uçmam." Bravo Tülin'e... Neyse, ben gidip biraz sebze suyu falan içeyim; Tülin'in yediklerinden sonra ancak kendime gelirim.