Anahtarları koyduğum yeri bulamıyorum. Anneme benzedim iyi mi? Dün rafa kaldırdığımdan emin olduğum kitap yerinde yok!
Yemin ediyorum kağıtları buraya ellerimle koydum. Nasıl yok anlamıyorum! Peki nerede?
Aaa neydi şu kızın adı?
Çok iyi tanıyorum ama adı aklıma gelmiyor. Ebru mu? Tuba mı? Yok yok Esra. Offff!
Sabah ilaç almış mıydım? Almadım, aldım... Almadım mı acaba?...
Ben bu adamı nereden tanıyorum ki? Doktor muydu? Hmm... Hayır ya, annemin arkadaşı! Yoksa değil mi?
Geçen hafta okuduğum kitabın yazarının adı neydi? Harika kitaptı, neydi ya neydi?
SOSYAL MEDYA MI YAKTI BİZİ?
Hani bir oyuncu vardı... Kimdi, kimdi? (Tarkan'dan gelsin: Kimdi aaah, kimdi, kimdiii kimdi söyleeee!)
Böyle bir unutma dünyası içindeyim sevgili okurlar. Sadece ben değil, çevremdeki arkadaşlarımda da görüyorum aynı unutkanlık durumu-dumurunu.
Yaşımız da genç, nasıl oluyor anlamıyorum. Sosyal medya âlemi mi yaktı bizi, hayatın hızı mı, yapmamız gereken şeyler listesinin kabarıklığı mı bilemiyorum. Belki de D) Hepsi.
Geçen akşam artık bu küçük şeyleri, isimleri ve yakın zamanda yaptığım eylemleri unutma hali o kadar canımı sıktı ki, internette araştırmaya başladım. Bakalım unutkanlığı önlemek için neler yapmak lazımmış...
İşte topladığım bilgilerden çıkarttığım 15 madde:
Rutininden çık. Mesela her gün aynı yoldan işe gitme. Arada rotanı değiştir. Mesela sabahları aynı güzergahta yürüyorsan, başka yollarda yürü. Sağ elinle dişini fırçalıyorsan, solla fırçala. Yani ezberini boz.
Ezber bozmadan devam: Hep aynı kafelere gitme mesela. Şehirde ayağını basmadığın sokaklarda yürü.