Adolf Hitler’in “Kavgam” kitabıyla başlayalım:
“… (Halkın) Böylesine ‘devasa’ yalanların uydurulmuş olabileceği asla akıllarına gelmez, başkalarının gerçeği bu kadar rezilce çarpıtacak fütursuzluğa sahip olabileceklerine inanmazlar. Bunu ispatlayan gerçekler akıllarına açık bir şekilde önlerine getirilse bile hâlâ şüphe duyacaklar ve tereddüt edecekler ve başka bir açıklama olabileceğini düşünmeye devam edeceklerdir. Ortaya çıkarıldıktan sonra bile bu kadar rezil bir yalanın her zaman arkasında izler bırakacağı, bu dünyadaki tüm uzman yalancılar ve yalan sanatında komplo ustaları tarafından bilinen bir gerçektir…”
Şu cümleye dikkat: “Ortaya çıkarıldıktan sonra bile rezil yalanın arkasında iz bırakması…”
Şimdi geliyorum 28 Şubat’ın “yalan/sahte belgelerine”…
Ankara 5. Ağır Ceza Mahkemesi’nin 13 Nisan 2018’de verdiği 28 Şubat Davası kararlarından sonra bir grup sanık tarafından davanın on binlerce sayfa tutan ek klasörleri üzerinde çalışma yapıldı. Davadaki bütün hukuksuzlukları, sahte evrak ve belgeleri tek tek belgeleyen oldukça...