Turgut Özal’ın başlattığı özelleştirme politikalarının duvara çarptığı, Özal belediyeciliğinin öldüğü, devletin stratejik alanlarda tekrar öne çıktığı daha toplumcu bir dünya görüşünün hakim olmaya başladığı günlerden geçiyoruz. Bunu benim yazmam ya da birilerinin söylemesi artık önemli değil! Çünkü… Tarih ve ekonomi-politik dayattı. Kapitalizmin, neoliberalizmin pansuman tedavileri sonuç vermedi! Teoriyle-pratik arasındaki gerçeklik bir kez daha gökkuşağı gibi belirdi. Esas soruna geliyorum: Bugün hâlâ özelleştirmeyi savunan, elektrik faturalarındaki rakamların çözümünü sadece ve sadece “Erdoğan gitsin, düzelir” çizgisinde arayan anlayışın 2023 seçimleri öncesi bir ekonomi programı ortaya koyması şart.
Bu haftaya damgasını vuran cümleyi MHP lideri Devlet Bahçeli, 15 Şubat’ta grup toplantısında kurdu: “… 31 Mart 2021 tarihinde, dağıtım şirketlerinin mali konuları, satış ve satın alma işlemlerine ilişkin TEDAŞ’a ait olan denetim yetkisi kaldırılmış, EPDK’ya devredilmiştir. Bize göre bu denetim yetkisi TEDAŞ’a tekraren verilmelidir. 2036 yılında kamuya dönecek olan dağıtım şirketlerinin içinin boşaltılmasına da müsaade...