Uruguaylı sosyalist gazeteci-yazar Eduardo Galeano’nun şu cümlelerini zaman zaman mırıldanırım: “Ben basit bir iyi futbol dilencisiyim. Elimde şapkam, dünyanın dört bir yanını geziyor ve stadyumlarda yalvarıyordum: Tanrı rızası için, güzel bir maç lütfen!”
Evet! Nerede iyi futbol görsem seyrederim ya da futbolla ilgili “derinlikli” bir kitap bulursam okurum. Bu pazar sizleri son okuduğum “Futbol Yuvarlaktır/Nihat Özdal/Kırmızı Kedi Yayınevi” kitabıyla buluşturmak istedim. Neden mi?
Haydi başlayalım…
Kitabın önsözünü usta şair-yazar Enis Batur yazmış. Eeee… Batur’un önsözünü yazdığı bir kitap da okunur değil mi: “Futbolun incelikten yoksun bir spor türü sayılmasına katılmıyorum her şeyden önce. Teknik, hüner, organizasyon, ekip çalışması açısından bakıldığında ince bir spor dalıdır futbol. Şostakoviç gibi bir bestecinin takımının maçını izlemek için trenle Moskova’dan Bakü’ye gitmesini başka gerekçelere dayandırmak şart değildir. Bizim edebiyatımızda Orhan Kemal’den Haldun Taner’e ve Ülkü Tamer’e sıkı fıkı olmuş örneklere şimdi yeni kuşağın önde gelen şairi Nihat Özdal katılıyor Futbol Yuvarlaktır ile güçlü bir serbest vuruş!”
Kalede Kafka, teknik direktör Nazım!