Göç meselesi…
İçişeri Bakanı Süleyman Soylu ve Zafer Partisi lideri Ümit Özdağ arasında yaşanan muharebe…
MHP lideri Bahçeli'nin Soylu'ya desteği…
Ekonomik sorunlar, enflasyon vs…
İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu'nun Karadeniz gezisinden sonra kopan fırtına!
Trabzonspor'un şampiyonluğu, Fenerbahçe'nin tepkisi…
Bu arada Gezi Davası'nda verilen ağır cezalar!
Türkiye'nin unutulan ya da unutturulmak istenen bir davası daha var: 28 Şubat!
Hatırlayın:
18 Ağustos 2021'de, Ankara 5'inci Ağır Ceza Mahkemesi, 28 Şubat davasında aldıkları müebbet hapis cezası Yargıtay tarafından onanan 14 sanık hakkında tutuklama kararı verdi. Hakkında tutuklama kararı çıkartılan sanıkların isimleri şöyleydi: Genelkurmay Harekât Başkanı emekli Orgeneral Çetin Doğan, dönemin Hava Kuvvetleri Komutanı Ahmet Çörekçi, Genelkurmay Genel Sekreteri Erol Özkasnak, eski Jandarma Genel Komutanı Fevzi Türkeri, MGK Genel Sekreteri İlhan Kılıç ile emekli generaller Aydan Erol, Cevat Temel Özkaynak, Çetin Saner, Hakkı Kılınç, İdris Koralp, Kenan Deniz, Vural Avar ve Yıldırım Türker.
Kısa bir not… 10 yıl önceden:
18 Aralık 2011'de Yenimahalle/Ankara'dan MNG kargo ile Çorlu'daki Tamer Tatar'a ihbar mektubu, bir CD ve bazı belgeler gönderilir. Göz doktoru Tatar, bunlar eline ulaştıktan (19 Aralık) 1 gün sonra 20 Aralık'ta Çorlu veya Tekirdağ Cumhuriyet Savcılığı'na değil, o dönem tamamen FETÖ'nün eline geçmiş olan Özel Yetkili İstanbul Cumhuriyet Savcılığı'na götürür. Savcılar da CD'nin adli imaj kopyasını almadan, HASH değerini tespit etmeden ve üzerinde parmak izi incelemesi yaptırmadan, hemen ertesi günü 15 Temmuz'dan sonra FETÖ'cü oldukları anlaşılan Ankara'daki savcılar Mustafa Bilgili ve Kemal Çetin'e gönderir. Ve…. FETÖ'den tutuklanan “Kozmik Oda” Savcısı Bilgili'nin hazırladığı iddianame ve sahteliği kanıtlanmış 5 No'lu CD üzerinden kararlar verilir ve 14 general tutuklanır.
Toz duman içinde 14 generali unutmamalı. Örneğin… Önceki gün bir mektup aldım ve sizlerle paylaşmak istiyorum. Emekli Korgeneral Hakkı Kılınç'ın oğlundan gelen mektubu sadece vicdanla değil hukuk içinde değerlendirmek gerekiyor.
“Bu bir tezgah, görün”