Ne kadar çok seveni varmış Kraliçe Elizabeth’in! Türkiye’de de yas ilan edileceğini düşündüm… Neyse ki şu ana kadar bu olmadı. Sonra Britanya Komünist Partisi’nin açıklamasını görünce:
“… Elizabeth Windsor yönettiği krallığı daha fakir, giderek artan gelir ve servet eşitsizliği, açık seçik vurgunculuk, vergi kaçakçılığı (ki majesteleri bunun hakkında çok şey biliyor) ve Avrupa’daki vekalet savaşı da dahil olmak üzere tüm hızıyla devam eden emperyalist faaliyetlerle baş başa bırakarak öldü.”
Bu açıklamanın ardından ağırlıklı olarak CHP’nin çıkardığı İkinci Yüzyıl Dergisi’ne uzandım. “İkinci Yüzyılda Ekonomi, Devlet ve Toplum” başlıklı kapak dosyasında CHP Genel Başkan Yardımcısı Selin Sayek Böke’nin “Neoliberalizmden sonrası hak temelli kalkınma” yazısı bugün “Kraliçe için gözyaşı dökenlere” bir yanıt diyebiliriz. Neden mi?
Birincisi… Selin Sayek Böke’nin şu tespiti çarpıcı:
“… Uzun bir süredir eskinin can çekiştiği, yeninin ise henüz doğmakta olduğu bir dönemi yaşıyoruz. Kurulu düzen milyonlar için sürdürülemez bir yıkıcılığı...