Rumluğun ve Yunanlı olmanın "gerçek merkezi" olarak anılan İzmir'de sadece Rumca'nın konuşulduğu ve bütün "biraderlerin" Rum ya da Yunanlı olduğu bir Méles Locasının kurulduğunu görüyoruz; yıl 1867'dir arasında İzmir'in önde gelen Rum tüccarları, zengin Lövanten iş adamları ve İzmir Başkonsolosu Sprintis vardır. Loca, nedendir hala bilinmez, 1870 yılında kapanır; Balkan savaşını izleyen günlerde 1913 Mayısı’nda yeniden açılır. Ancak bu kez üyelerin çok büyük bir bölümü Türk'tür!
Osmanlı aydınları, Masonluğun devlet istese de istemese de, genişleyip ülkeye yayılacağını anlayınca, ona hakim olmak, onu ele geçirmek isterler. İttihat ve Terakki’nin önde gelenlerinin Masonluğa girişlerinde bu duygu hep ön plandadır. İttihatçıların mahkemesi sırasında, İsti