Rahmetli Cumhurbaşkanı Turgut Özal, “Federasyonu da tartışabiliriz” dediğinde, acaba ölüm fermanını mı imzalamıştı? Zehirlendiği söylentisinin yayıldığı bu günlerde, askerin Kürt siyasetini sil-baştan yapması gerektiği konusunda Turgut Beyle çalışan Orgeneral Eşref Bitlis’in öldürüldüğünü de düşünürsek, ezber bozmanın ne kadar tehlikeli olduğunu anlayabiliriz. Dahası Özal, profesyonel orduya geçmenin zorunluluğunu da dile getirmektedir sık sık! Bunun kimleri rahatsız edebileceğini kestirmek güç olmasa gerek!
Turgut Bey Demirel’e bıraktığı vasiyetnamede, terör örgütüne verilen desteğin arttığını belirttikten sonra, PKK’nın dağdan ovaya indiğini anlatarak, adını koymaksızın KCK yapılanmasının ne kadar tehlikeli olabileceğine dikkat çekiyor: “Bölgede varolan karakol ve tesislerin zaman yitirmeksizin onarılması, güçlendirilmesi gerekmektedir. Terör örgütü dağlık kesimde olduğunca kırsalda da devletin yanında, hatta onun ötesinde, ikinci bir seçenek oluşturmaya başlamıştır. Nitekim bazı yerlerde teröristler vergi toplamaktan yargıya kadar devletin görevlerini üstlenmektedir. “
Rahmetli Özal, örgütün toplumsal tabanını genişletmek istemesiyle birlikte, gençleri yanına çekmek için büyük çaba harcadığını vurguladıktan sonra, bölge halkının güvenlik güçleriyle PKK arasında kaldığını, bunun da bezginliğe ve yılgınlığa neden olduğunu anlatıyor, “Şırnak ve benzeri olaylardan” örnekler vererek.