İnsan, kul, Müslüman, mümin, halife, vatandaş, ümmet, mezhep, ırk vb. kimliklerimiz /aidiyetlerimiz bizi tanımlar.
İnsan olarak yaratmış bizi, her şeyi Yaratan, varlığını sürdüren, yöneten Rabbülalemin. Unutmak ve ünsiyet anlamlarında... Allahu Teâlâ insanı âlemlerin içinde de “eşrefi mahlûkat”, “ahseni takvim” ve yeryüzünde Kendisinin “halife”si sıfatlarıyla nitelemiş, Kendi esmai hüsnasından “mümin” adıyla da isimlendirmiş, tüm kitaplarında “müslim” olarak zikretmiştir. İnsana Esma-i Hüsnası ile tecelli etmiş, onu şereflendirmiştir.
İnsan akıl kuvveti, şehvet kuvveti, gazap kuvveti ile donatılmış. Bunların ıslahıyla hikmet, iffet, şecaat kazanılır. Bunların toplamıyla adalet fazileti kazanılır.
İnsan, hayır veya şer yollarına gitme, seçme imkân ve kabiliyetine sahip olarak yaratılmıştır. “Biz insana hayır ve şer yolları olmak üzere iki yol gösterdik.” (El-Beled 10)
İnsan: aceleci, zalim, cahil, cimri, hırslı, nankör, husumet, cedelci... Vasıflarıyla yaratılmış. Hem de bu vasıflardan uzak durması, karşıtı güzel vasıfları da kazanması emredilmiştir.
Akıl göz, vahiy ışık gibidir; akıl lambaya, vahiy de enerjiye benzer.