Renkleri gözünle, tatları dilinle... Ya aşkı? Çok uzakta, yine de dokunmadan hissedebiliyorsun.
28 Şubat davasını anlatan “Size Yalan Söylediler” kitabımızı Sami Menteş ile imzalıyorduk. Masamızda hapisteki komutanların eşleri de vardı. Onlar bize, biz onlara destektik.
Mahpus Vural Avar’ın eşi Tuna Avar’la bu sayede tanıştım. Sarı nokta nedeniyle, harfleri seçemiyordu. Ama aşktan bahsedince, gözlerindeki parıltı seçilebiliyordu. Tuna Avar’ın emekli albay olduğunu öğrendiğimde mesele daha da ilginç geldi.
Bütün aile asker derler ya...
Vural Avar, 1938’de Bitlis’te doğmuş. Doğduğunda, asker babası orada görevliymiş. 1939 doğumlu Tuna Avar’ın da babası, dayısı, amcası, asker. Hatta dedesi Cumhuriyet’in ilk jandarma komutanı.
İlk tanıştıkları günü soruyorum. Tuna Avar, hiç düşünmeden, 17 Kasım 1957 yanıtını veriyor. “Aslında hukuk fakültesine girmiştim ama aklımda pilot olmak vardı” diye başlıyor hikâyeye. Kazananlardan biri hastalanıp bırakınca, Tuna Avar yerine çağrılmış. Hukuku bırakıp hiç düşünmeden Harp Okulu’na koşmuş.