Biliyorum, 10 Kasım arifesinde Diyanet İşleri Başkanı
Ali Erbaş’ın Atatürk’e
hakaretleriyle bilinen Kadir Mısıroğlu’na
gitmesine kızdınız. Ben biraz şaşırdım da. Dahası, “Erdoğan
‘gideceksin’ demiştir” diye geçti içimden.
Öyle ya, 1 Kasım’da bu köşede Erbaş’ın yıllarca FETÖ’nün
kurumlarında yöneticilik yaptığını, Dinlerarası Diyalog çalışmaları
için Vatikan’a kadar gittiğini okumuştunuz. 15 Temmuz’un beyni
Adil Öksüz’ün doktora tezinin altından bile o
çıkmıştı. 25 senedir üniversitede Fethullahçılarla dinler tarihi
araştıran Erbaş, “Erdoğan’ın selamını getirdim” diyerek 57 yaşında
hayatında ilk kez cemevine gitmişti.
“Erdoğan’ın selamı”nı bu kez de Mısıroğlu’na götürmüş olabilir mi?
Hangi kitabı verdi
Ali Erbaş’la Mısıroğlu’nun fotoğrafına iyice baktınız mı?
Arkalarındaki cama karşı duvardan yansıyan kılıçları ya da
Mısıroğlu’nun eşofmanının üstüne taktığı fesi kastetmiyorum.
Asıl tuhaflık, iki tarafın da karşılıklı hediyelerinde.
Fotoğrafa yaklaşınca Ali Erbaş’ın Mısıroğlu’na 7 ciltlik bir eser
verdiğini gördüm. Kitapların adı okunmuyordu. Diyanet Yayınları’nda
tarayınca “Hadislerle İslam” olduğu sonucuna vardım. Manevi torun
Nurullah Mısıroğlu’na ulaştığımda o da beni
doğruladı.
Diyeceksiniz ki “ne var bunda?”.
2 yıl önce, eski Başkan Mehmet Görmez FETÖ’yü
nihayet hedef alınca, örgüt ona bir fotoğrafla yanıt vermişti.
“Görmez’in, kendi el yazısıyla Hocaefendi’ye i...