Bugün Fethullah Gülen ile karşı karşıya
geleceğiz.
Meclis’te vekil değiliz. Yandaş medyada da yazmıyoruz. Haliyle
Fethullah Gülen’le Pensilvanya’da fotoğrafımız yok. Ancak
mahkemelerde karşı karşıya geliyoruz.
Hayır, hayır, sandığınız gibi bu bir “FETÖ davası” da değil.
Aksine Fethullah Gülen’in şikâyetçi
olduğu, OdaTV Genel Yayın Yönetmeni Barış
Pehlivan’ın hapis talebiyle yargılandığı bir
dava.
Kafanız mı karıştı?
Şöyle anlatayım…
Yıllar yıllar değil, hepi topu 9-10 yıl önceydi. Adliyesiyle
polisiyle, devlet Pensilvanya’nın emrindeydi. Yalnız askerler
tutuklanmıyordu. Yalnız gazeteciler soruşturulmuyordu. Haber
sitelerine Fethullah Gülen aleyhinde yorum yapan vatandaşların bile
adreslerini polis tespit ediyor, okurların kimi korkutuluyor kimi
ise hapisle cezalandırıyordu.
Elbette ilk sırada OdaTV’de Gülen aleyhinde yorum yapanlar vardı.
Yüzlerce insan bu nedenle soruşturuldu. Yetmedi, OdaTV’ye dava
açıldı.
Neler söylüyordu vatandaşlar?
Fethullah Gülen’in darbeye hazırlandığını, rejimi değiştirmeye
çalıştığını, devletin içinde örgütlendiğini, yabancı istihbarat
örgütleriyle ilişkileri olduğunu anlatıyorlardı.
Gülen, avukatı Orhan Erdemli aracılığıyla
aleyhindeki yorumları yasaklattı. Yetmedi, 49 tanesi hariç karara
direnen OdaTV yayın yönetmeninden şikâyetçi oldu. Beyoğlu
savcısının iddianamesiyle açılan davada, İstanbul 12. Sulh Ceza
Hâkimi Barış Pehlivan’a 5 ay hapis
cezası verdi. 10 Ocak 2012’de verilen
cezayı, 5 yıl içinde bir daha
“a...