Gördünüz mü?
Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş, Tunceli’de
cemevine gitti. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın selamını
getirdiğini söyledi.
Ve ekledi:
“Aynı düşünceye, aynı inanca sahibiz. Kıblemiz, kitabımız,
peygamberimiz bir.”
Diyanet İşleri Başkanı’nın cemevini ziyaret etmesi, “biriz” demesi
sizi duygulandırdı mı?
Ben pek öyle hissetmiyorum. Neden mi?
DHA’nın aktardığına göre bir gazetecinin “cemevini ilk kez mi
ziyaret ettiniz” sorusuna Erbaş şöyle yanıt verdi:
“Bir cemevini ilk kez ziyaret ediyorum. Bu da Tunceli ilimizde ve
bulunduğumuz cemevine nasip olması beni ayrıca mutlu etti.”
57 yaşında, 36 sene önce camilerde imamlığa başlamış, 25 sene önce
üniversitede yardımcı doçent olarak atanmış, 7 yıldır Diyanet’te
görev yapıyor, 1 yıldır Diyanet İşleri Başkanı. Milyonlarca
Alevinin yaşadığı kendi ülkesinde, sayıları 10 bini bulan
cemevlerinden birine nihayet gitmiş! Hiç mi Alevi arkadaşı olmadı?
Hiç mi Alevi bir komşusunun cenazesine davet edilmedi? Dinler
tarihi çalışıyor, hiç mi cemi merak etmedi?
Merak ediyorum, 5 ay sonra yerel seçim olmasaydı, Cumhurbaşkanı
“selamımı götür” demeseydi cemevine yolu düşecek miydi?
FETÖ çağırınca kiliseye de Vatikan’a da gitti
“Adam, Kuran rahlesinden kafasını kaldırmıyor” demeyin!
Bir kitabevine “Ali Erbaş’ın kitabı var mı” diye sorun. Alacağınız
yanıt şu olacak:
“Hangisi? Hıristiyanlık mı, Protestanlık Tarihi mi, Hıristiyan
Ayinleri mi, Hıristiyanlıkta İbadet mi...