Koltukaltınızda Dostoyevski var, Nâzım’ı ezber ettiniz, dilinizde Dadaloğlu türküleri. Ama mahallenin kabadayısı, dul Leman Abla’ya musallat olduğunda görmezden geldiniz. Hani nerede devrimciliğiniz?
Tabii ki Flash TV’nin baskılar nedeniyle yayınına ara vermesinden söz ediyorum. Zulmün sıradanlaşması mı diyelim, kulakları sağır eden sessizliğin göze perde olması mı?
Hadi Levent Kırca’ya “muhalif” dediniz, Sarı Bıyık’la derdiniz neydi? Zuhal Olcay’a bile hapis cezası verildi de Dilber Ay’ın mahpus programı ne vakit sakıncalı oldu? Fatih Portakal sinirinizi hoplattı da Donald Trump’a göbek attıran haber spikeri nasıl düşman oldu?
Gitmesek de görmesek de 28 yıldır hayatımızda olan Flash TV, “iktidar sahiplerinin hukuk tanımaz uygulamaları, idari ve siyasi baskılar dayanılmaz bir hal aldı” diyerek yayınına ara verdi. Kısa süre önce kapısına AKP’li belediyenin dozerle dayandığını görmüştük. Ne olduğunu anlayamamıştık.
‘Kanalın başına şunu koy’
Ekranın kararmasının ardından kanalın sahibi Ömer Ziya Göktuğ ile görüştüm. Pek göz önünde olmasa da aslında onu AKP camiası tanıyor. Eski bir Milli Türk Talebe Birliği (MTTB) örgütçüsü. Kimi İslamcı, kimi ülkücü olmuş kuşağın içinden merkez sağa yakın görüşlerle çıkmış. Cuma namazına da meyhaneye de giden eski muhafazakâr kuşağın son temsilcilerinden biri.
“Tayyip Bey’i İmam Hatip Lisesi’nden beri 50 yıldır tanırım” diyen Göktuğ’un Erdoğan’la arasının a...