Gök gürültüsünden korkuyoruz, üç harflilerden korkuyoruz, salondaki tıkırtıdan korkuyoruz. Kalkıp yüzleşmiyor, yorganı kafamıza çekiyoruz. Belki bu yüzden, kendi hayatımızın içinde başkalarına alanlar bırakıyoruz.
Korku üretmek bir politika olabilir mi? Büyük kitlelerin aklını teslim alıyorsun. Kamuoyunu yönlendiriyorsun. Meşru fikirlerin ifadesini bile engelliyorsun. Terörist korkusunu ya da darbeci korkusunu, ilgili ilgisiz her şeyin üstüne örtüyorsun.
Eski Genelkurmay Başkanı İlker Başbuğ’un, gazetemizde İpek Özbey’le yaptığı söyleşisinin ardından yaşanan tartışmalardan söz ediyorum.