Düşecek, düşecek, düşecek derken düşüyor. İnsan geçmişten öğrendiğiyle olacağı öngörüyor.
Kılıçdaroğlu, SADAT’ın kapısına gitti. Parmağıyla
gösterdi: “Bu kuruluşun hedefleri arasında gayri nizami harp
eğitimi var. Yani, sabotaj, baskın, pusu kurma, tahrip, suikast ve
tedhiş. Arapça ‘tedhiş’, Türkçesi de ‘terör’.”
Okuyanlar hatırlayacaktır. SADAT’taki gayri nizami harp eğitimlerini de tedhiş meselesini de anlatmıştım.
Kılıçdaroğlu’nun ardından bir daha bakmak gerekiyor... SADAT’ın sitesinde verdikleri eğitimler anlatılıyor. Biri de “gayrı nizami harp paketi”. Elbette askerlere ya da polislere vermiyor. Temel askerlik eğitimi bilgisine sahip siviller alıyor. Peki kursları kimler veriyor?
SADAT’TA TEDHİŞ EĞİTİMİ
Yanıtı belli. SADAT, eski TSK personeli bilgisini kullanıyor.
Nitekim SADAT’ın kurucusu ve eski Cumhurbaşkanı Başdanışmanı emekli
General Adnan Tanrıverdi de gayri nizami harp uzmanı.
SADAT şimdi silse de bu konuda bir iş ilanı vermiş. Arşivden
çıkardığım o ilanda şu yazıyor: “Nizami, Gayri Nizami ve Özel
Harekât Eğitmeni Personel Alımı Duyurusu.”
Tam da Suriye krizinin patladığı günlerde verilen ilanda “iyi derecede İngilizce ve Arapça bilme” şartı dikkat çekiyor. İlanın muhatabı ise “45 yaşından genç eski TSK mensupları”.
Yani TSK personeli, erken yaşta ayrılıp SADAT’ta işe başlıyor.
Peki, eğitimi alanlar hangi özellikleri kazanıyor? Bundan da bahsetmiştim. SADAT yazmış: “Başta psikolojik harp ve harekât olmak üzere, sabotaj, baskın, pusu, tahrip, suikast, kurtarma ve kaçırma, tedhiş.”
Bu eğitimleri kimler aldı? Alanlar şimdi nerede? Bu soruların yanıtını bilmiyoruz. Yurtdışında bu eğitimi SADAT’tan alıp, daha sonra Türkiye’de vatandaşlık-sığınmacılık statüsü alanlar oldu mu?
Sabotaj, kaçırma ve suikast bir yana, Kılıçdaroğlu’nun dikkat çektiği “tedhiş” kavramına da değinmiştim. Zira tedhiş ile terör aynı anlamı karşılayan kelimeler. SADAT, tedhiş-terör eğitimi verdiğini kabul ediyor.