Terör örgütü FETÖ’nün 15 Temmuz 2016’daki darbe girişiminde saldırdığı kurumlardan biri de TBMM idi. FETÖ’cüler, milletvekillerinin odalarının bulunduğu Halkla İlişkiler Binası’nı taramış, bahçeyi ve genel kurul salonunun çok yakınını bombalamıştı. Darbe girişimi sırasında TBMM’ye gelen çok sayıdaki vekil de ciddi bir ölüm tehlikesi atlatmıştı.
O gece TBMM’de bulunan milletvekillerinden biri de dönemin Meclis Başkanı İsmail Kahraman’dı. AKP’li Kahraman ‘sığınak’ adı verilen bölmede AKP ve CHP’li milletvekilleri ile uzun süre kalmış, mensubu olduğu iktidarın Türkiye’nin başına bela ettiği ‘’cemaat’’in nelere yol açtığına bizzat şahit olmuştu.
Bazen düşünürüm….
İsmail Kahraman o gece vekillerle birlikte sığınakta beklerken “Allahım biz ne yaptık? Bu örgüte nasıl destek verdik?” diye düşünmüş ve gereken dersi çıkarmış mıdır acaba?
Doğrusu sanmıyorum…
NEYİ GİZLEDİLER?
Eğer öyle olsa, Kahraman kendisine kameraların önünde teslim edilen toplam 652 sayfalık ‘Darbe Araştırma Komisyonu Raporu’nu işleme koydurtur, genel kurula göndertir, görüşülmesini sağlar ve bunu resmi bir belge haline dönüştürürdü. Böylece, hem FETÖ belasına kimin yol açtığı görülür, hem de gelecek kuşakların bir daha bu tür belalara kurban edilmesinin önü kesilirdi.
AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın ‘Abi’ dediği İsmail Kahraman, bunu yapmadı ya da yapamadı! Zira; başkanı olduğu meclisin hazırladığı raporu ‘kadük’ hale getirerek aslında darbeye giden yolun taşlarının nasıl döşendiğini de gizlemiş oldu.
Aksini yapması zaten beklenemezdi!