Gün geçmiyor ki, yeni bir akım, yeni bir saçmalık, yeni bir rezillikle karşılaşmayalım.
90 nesli bile orta yaşa girmek üzereyken, 2000'liler sosyal medyanın tozunu attırıyor.
Ancak yeni nesilde o denli kopukluklar, o denli gerçek hayattan uzaklaşmalar var ki, sosyal hayatta, günlük yaşamda bunu net bir şekilde görebiliyoruz.
Fiziki evren kopmuş, adeta sosyal medya için yaşayan, telefonu eline yapışmış, soru sorulduğunda boş gözlerle bakan gençler her yanımızı sarmaya başladı.
Sorumluluk bilinci yok, millî ve manevi yönleri yok, aile bilinci yok, gelecek kaygısı yok... Toplumsal olarak mankurtlaşmaya giderken, kitle iletişim araçları da bu duruma çanak tutuyor.
Çünkü kitle iletişim araçlarında işlenen konular sadece siyaset merkezli. Bu yayınların çoğu da belirli bir partiyi övmeye yönelik olunca, gerçek hayatta neler yaşanıyor göremiyoruz.