Ankara ile Washington arasında
çok ilginç şeyler oluyor..
Sadece son 2 yıla bakın..
‘Fırtınalı aşk’ dersek sanırım
kimse itiraz etmez..
Türkiye, darbe girişiminden
sonra ulusal çıkarları anlamında taviz vermiyor..
ABD ise eski düzende
asimetrik ilişki ısrarını sürdürüyor..
Ankara’nın reflekslerini
test etmeye devam ediyor..
Ama Karayılan, Bayık ve Kalkan
için atılan adım çok önemli..
‘Şöyle, böyle’ denebilir..
Bu işlerin şakası olmaz..
Üç terörist için 12 milyon dolar
ayrıldı..
Bu para Amerikan
vatandaşlarından alınan vergilerden ödenecek..
15 GÜNDE NELER
OLDU?
İsterseniz önce, Brunson’ın
serbest bırakılması sonrasında neler olduğuna beraberce
bakalım..
1-Menbiç’te ortak devriye
başladı..
2-Türk Bakanlarla ilgili
yaptırımlar kaldırıldı..
3-Türkiye, İran yaptırımlardan
muaf tutuldu..
4-Dolar saldırıları
durdu..
5-Halk Bankası ve Hakan Atilla
konusu hâlen konuşuluyor..
Erdoğan-Trump arasındaki
son telefon konuşması önemliydi..
Telefonlar kapatılır
kapatılmaz hava bir anda değişti..
Adımlar peş peşe geldi..
ZAMANLAMA
MANİDAR
Önce şu sorunun cevabını
vermemiz gerekli..
-Bayram değil seyran
değil sevgili stratejik ortağımız bu jesti neden
yaptı?
Bu sorunun çok cevabı
var ama ikisi öne çıkıyor:
1-İran yaptırımları
sebebiyle Türkiye’yi yanında tutma ihtiyacı..
2-SDG ve YPG’yi
perdeleme girişimi..
Ne dersek diyelim olumlu ve yeni
bir durumla karşı karşıyayız..
ANKARA BİLİYOR
MUYDU?
ABD tarafının açıklamasında
bütün ipuçları var aslında..
Öyle anlaşılıyor ki;
Konu Ankara-Washington
arasında bir süredir müzakere ediliyormuş zaten..
Ankara’daki kaynaklarımızdan bu
bilgiyi teyit ettik..
Şimdi biraz bekleyip
altının nasıl doldurulacağını görmek lazım..
TÜRKİYE NASIL İKNA
OLUR?
Bir defa Amerikalılar şunu çok
iyi biliyor:
-Ankara için PKK, YPG ve
SDG arasında hiçbir fark yok..
-Bu konu her düzeyde
karşı tarafa defalarca iletildi..
-Asıl beklenti; ABD’nin
YPG ile yürüttüğü ilişkiyi sonlandırması.. Samimiyet ancak bu
şekilde ispat edilir..
ABD’nin bu hamlesi zaten
bitme noktasına gelen terör örgütünü daha da
sarsacaktır..
PKK içinde yeni bir
kırılma oluşturacağına da kesin gözle bakabiliriz..
Ama Türkiye’nin PKK’yı
son 2 yıl içinde yerinden dahi kıpırdayamaz hâle getirdiğini
unutmamak gerekir..
Ankara’daki kaynaklarımız
gelişmelerin yakından takip edildiğini şöyle açıklıyor:
-ABD, PYD ve SDG için
yeniden isim değişikliği tarzında adım atarsa Türkiye’nin
beklentilerini karşılamış olmaz..
ÜÇ TERÖRİST TESLİM
EDİLİR Mİ?
Türkiye’nin beklentisi bu
yönde..
Peki ABD, Murat
Karayılan, Cemil Bayık ve Duran Kalkan’ı Türkiye’ye teslim eder
mi?
Şu an için ‘evet’ veya
‘hayır’ cevabı vermek zor..
Şu bilgiyi de
paylaşalım:
Üç terörist ABD’nin
elinde değil..
Peki ABD bu üç teröristin nerede
olduklarını biliyor mu?
Bu sorunun cevabını vermek de
çok zor..
Şöyle bir çerçeve çizilebilir
ama:
-“Bu tip konularda ABD
çok üst teknolojiye sahip..”
-“Her türlü dinlemeyi
yapabiliyor..”
-“İsterse kısa sürede
Karayılan, Bayık ve Kalkan’ın yerini tespit
edebilir..”
Türkiye de uzun
süredir “Kırmızı” listedeki teröristleri
takip ediyor..
Takip etmekle kalmıyor bir bir
etkisiz hâle getiriyor..
Bir de “Karayılan,
Bayık ve Kalkan’a ortak operasyon yapılabilir
mi?” sorusu var ortada..
İki tarafın bu yönde birbirinden
beklentisinin olmadığını vurgulayalım..
SEMBOLİK DEĞİL SOMUT
ADIM
Evet üç isme para ödülü konması
önemli..
Ama bu adım Ankara’yı tam
anlamıyla tatmin etmiş değil..
Söylemlerin eylemlere
dönüştürülmesini bekliyor..
Menbiç’te anlaşmaya
rağmen ABD’nin gereken adımları hâlâ atmadığı
hatırlatılıyor..
KARAYILAN İRAN’DA
MI?
Bu soruya Karayılan, Bayık ve
Kalkan için şu cevap veriliyor:
-Her üçü de belirli
aralıklarla İran’a gidip geliyor..
-Kandil’deki mağaralarda
veya dağın etrafındaki sivil yerleşim yerlerinde
kalıyorlar..
-Son üç aydır da hiçbir
şekilde haberleşme araçlarına ellerini dahi
sürmüyorlar..
İÇERİDE 500, DIŞARIDA 2
BİN 500
PKK’nın içler acısı durumunu
uzun süredir yazıyoruz..
Bu sene kış üslenmesi de
yapamadılar..
Kandil de
dâhil..
Güvenilir kaynaklardan
edindiğimiz bilgilere göre içeride sadece 500 PKK’lı
kaldı..
Erime hızla devam ediyor..
Dışarıda ise bazı statik olmayan
durumlar mevcut..
PKK-YPG ve SDG arasındaki
geçişkenlik sebebiyle sayı değişebiliyor..
Raporlarda yurt
dışındaki sayının da 2 bin 500’e düştüğü
belirtiliyor..
Her ne olursa olsun bu
kış PKK için uzun ve zorlu olacak…