Ekonomide yaralar
sarılıyor..
Kur tarafında çok hızlı bir aşağı
geliş oldu..
“5,50’nin aşağısına
gelmez” diyenler hem kaybetti hem de
kaybettirdi..
Dolar düştükçe piyasaya moral
geliyor..
Ama rehavete
kapılmamalı..
“Bize
özgü” yapısal dönüşüm reformları bir bir
gerçekleştirilmeli..
Ağustos’ta 15 Temmuz’un
ekonomik versiyonu dayatıldı..
Türkiye,
"Yunanistanlaştırılmak", batırılmak istendi..
YARALAR
SARILACAK
Ekonomik anlamda 2019
özel bir yıl olacak..
Yaralar sarılacak..
Reel sektöre pansuman
şart..
Problemli krediler ve
konkordatolar konusu önemli..
Tabii ki olacak
bunlar..
Nereden nerelere
geldik..
Cumhurbaşkanı Erdoğan o fırtınalı
günlerde ne demişti?
-“Göreceksiniz bu da
teğet geçecek..”
Aynen dediği gibi olmadı
mı?
Özel sektör öyle veya böyle yurt
dışından para bulmaya başladı..
Bu önemli bir
başarı..
Bankacılık sektörü aynı
şekilde..
Akbank’ın ardından Garanti ve
Finansbank da sendikasyon anlaşmalarını
tamamladı..
Bankalar için Moody’s, S&P ve
Fitch ne demişti:
“Bittiler…”
Ne oldu peki?
-Bankalar kritik dönemeci
aşmasını bildi..
“TÜRKİYE BATTI, TEK ÇARE
IMF”
Bunları unutmayın.. 20 yıl önce
değil 2 ay önce yaşadık bunları..
Yine başrolde ABD merkezli kredi
derecelendirme kuruluşları vardı:
-“Türkiye
battı..”
-“IMF tek
çare..”
-“90’lı yıllara
dönüş..”
Arjantin, İtalya ve Yunanistan’ın
kamu borç stoku yüzde 100’leri çoktan aştı..
Maastricht kriteri yüzde 40’a
kadar borçlanılmasına izin veriyor..
Türkiye hâlâ yüzde
24’lerde..
Yani yüzde 16 kadar daha borç
alabilir..
Bu da 128 milyar dolar
demek..
İhtiyacı olduğu için
değil..
Bilinsin!
Birkaç gündür Londra’daki finans
çevrelerine Türkiye ile ilgili sorular yöneltiyorum:
-Türkiye’yi Yunanistan,
İtalya ile karıştırdık..
-O çalkantılı dönemden
nasıl çıkıldığının makul bir izahı yok..
-Türkiye’nin bilmediğimiz
dinamikleri var..
-Krizleri kara delik gibi
yutmasını biliyor..
-Ağustos dalgalarını
paniğe kapılmadan yönetmeyi başardı..
Londra’da Türkiye beklentileri
olumluya dönmüş durumda..
Türkiye’ye saygı
duyuyorlar..
Dikkatle izlemeyi de
sürdürüyorlar..
AMAN FAİZLER
DÜŞMESİN
Londra için ne kadar çok
faiz, o kadar iyi..
Londra için faizden gerisi
yalan..
Carry trade’cilerin
kazançları yüzde 50’lere yaklaştı..
Hem de dolar
bazında..
Böyle kazanç nerede
var?
Ama bu sürdürülebilir faiz oranı
değil..
Eninde sonunda
inecek..
Bankalar da faizden
memnun..
Doların aşağı çekilmesine
izin verilmiyor..
Enflasyon yüzde 21’lere
geriledi..
Aralıkta da eksi çıkarsa
20’nin altına inecek..
Güven tabii ki
önemli..
Ama ekonomi aynı zamanda
matematik demektir..
DOLAR HESABINI BERABER
YAPALIM
Merkez faizleri
düşürmesin diye doların daha da geriye gelmesini
engelliyorlar..
Bu sene başında dolar kaç TL
idi?
1 Dolar=3,80
TL
Enflasyonu yüzde 20 olarak değil
de yüzde 25 olarak hesaplayalım:
3,80 TL’nin üzerine yüzde 25
koyarsak ne yapar?
1 Dolar=4,75
TL
Siz doları 5.20’lerde
daha fazla tutamazsınız..
Böyle bir dünya
yok..
Piyasa bu regülasyonu
mutlaka yapacaktır..
HER ŞEYİ DEVLET
YAPAMAZ
Dolar düştü ama zamlar geri
alınmadı..
Tarla ile sofra arasında uçurum
devam ediyor..
Depolar basıldı..
O depolar “soğuk
zincir” ve “fiyatların stabil
tutulması” için yapılmıştı..
Yıllardır “Hal Yasası"nı
tartışıyoruz..
“Şu ayın zam şampiyonu
limon..”
“Bu ayın zam şampiyonu da
palto..”
Bu haberleri ezberlemedik
mi?
Her şeyi yasa ile
çözemezsiniz..
İş biraz da bizde, hepimizde
bitiyor:
-Almayacağız veya
alternatiflerini arayacağız..
Mesela markette 6 TL olan aynı
soğanı pazardan 3 TL’ye aldım..
Her zamanki gibi “atıyorsun”
diyenler olacağı için lokasyon da verebilirim:
Çankaya Seyranbağları
pazarı..
CARİ AÇIKTA MÜTHİŞ
BAŞARI
Birkaç aydır ihracat
rekorları kırılıyor..
Bir o kadar da ithalatta düşüşler
yaşanıyor..
Bu da kırılganlığı
azalttı..
2019’da böyle devam
ederse “dolarcıların” elinden bir oyuncak daha alınmış
olacak..
Bir de krediler konusu
var..
Yüzde 30’larla kimse kredi
kullanmıyor..
Bankalar da vermiyor
zaten..
Yüzde 30’la
borçlanabilmeniz için en az yüzde 50 kâr yapmanız
lazım..
Piyasanın normalleşmesi,
çalışabilmesi için faizlerin makul seviyelere gerilemesi
şart..
3 ay önce Türkiye çoktan batmış,
bitmişti.. IMF’ye muhtaç olmuştu..
2019 ve 2020 daha farklı
olacak..
Temel ekonomik parametrelerde
iyileşme devam edecek..